Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dağları aşa mı geldin, âleme paşa mı geldin? Büyük işler mi yaptın? Bu denli böbürlenecek neyin var?
Sayfa 702 - İnkılap yayınlarıKitabı okuyor
Cinleri başına toplanmak
Kişinin üzerinde birdenbire birçok sorunun birikmesi, peş peşe sıkıntılar yaşaması veya çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalması anlamında kullanılır.
Reklam
İçinden Seçme.
1) Baş açmak. -> Bir işi yapmaya büyük bir istekle koşmak. 2) Baş bulmamak. -> Satılacak şey için müşterinin önerdiği fiyat, kazanç sağlanacak ölçüde olmamak. 3) Başı büyük olmak. -> Her şey (özellikle kötü şeyler) kendisinden bilinmek. 4) Başında değirmen çevirmek. -> Çok gürültü yaparak, çok söyleyerek bir kimsenin başını döndürmek,
İnkılap yayınlarıKitabı okuyor
Her bir kitabın, bir sonrakine ithafı niyetine. (28.01.2024)
Basamak yapmak. Bir durumu, daha yükseklerine erişmek için araç olarak kullanmak. "Atlama Tahtası"
Sayfa 614 - İnkılap yayınlarıKitabı okuyor
Günün "Deyim"iyle. (26.01.2024)
Ayda yılda bir namaz, onuda şeytan komaz. Çok seyrek olarak hayırlı bir iş yapmaya kalkışır sonra bir bahane ile ondan da vazgeçer.
Sayfa 604 - İnkılap yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
TAHSİN YÜCEL     YALAN   2003 ÖMER ASIM AKSOY ROMAN ÖDÜLÜ 2003 YUNUS NADİ ROMAN ÖDÜLÜ
Lugata Yeni Deyimler Katmak Lazım! (Bireysel Olarak)
Afur Tafura Gelmemek! Çalım satandan hoşlanmamak. Böyle bir davranışa karşı tepki göstermek.
Sayfa 27 - İnkılap YayınlarıKitabı okudu
Ali ihsan göğüş anlatıyor
1933’te Gaziantep’te ilkokula gidiyordum on yaşındaydım. Dil kurumu’nu yıllarca yönetmiş olan Ömer Asım aksoy, Gaziantep halkevi başkanıydı. O yıl halk evinde bir el sanatları sergisi açılacaktı. Gaziantep’te el sanatları çok gelişmiştir. Serginin açılışına kılıçali, Atatürk’ü de davet etmişti. Ünlü şair Kemalettin kamu Anadolu ajansı temsilcisi olarak Gazi’ye sergiyi gezdiriyordu. Gazi’yi ilk olarak orada gördüm. O yıllarda Yoyo modası vardı. Yoyo alüminyumdan yapılırdı, Antepliler tahtadan yaptılar ve çıkşa Adını verdiler. Atatürk, sergide bunu görünce, çıkşa da ne demek? Diye sordu. Yapan marangoz, paşam dedi Yoyo bir aşağı iniyor, bir yukarı çıkıyor: in, çık, in, çık. Biz buna çıkşa dedik. Gazi buna çok güldü. Ertesi gün Valiliği ve belediyeyi ziyaret etti. İl genel Meclisi kendisine hemşerilik belgesi verdi. Gazi, Antep’in bey mahallesi kütüğüne yazıldı, Antep’in hemşerisi oldu. O gün açık arabayla Gaziantep lisesinin bulunduğu yere geldi. Golf pantolon giymişti. Yanında Raks adlı köpeği de vardı. Orada dilenen karafatma adında bir kadın Gazi’ye, bana yardım et, diye avuç açtı. Gazi, Türk kadını dilenmez, sen de çalış, işte bu kadınlar gibi ol, diye eliyle yanındaki öğretmen kadınları gösterdi.
Sayfa 120Kitabı okudu
Deyim : Osurmayın, sıçmayın; köyde kâhya var: ***** Anlamı : Hatırı sayılır kişi rahatsız olur diyenler, çevredekilerin en doğal haklarını kısıtlamaya çalışıyorlar.
Reklam
Ik olarak Âmil Çelebioğlu tarafindan ilim alemine tanitlan Ahvâl-i Kıyâmet mesnevisi (Turk Edebiyatı'nda Mesnevi, istanbul 1999, s. 39), daha sonra Cem Dilçin tarafından tıpkıbasım ve transkripsiyonlu metin hâlinde yayımlanmıştır ("XIIl. Yüzyıl Metinlerinden Yeni Bir Yapıt: Ahvâl-i Kiyâmet Ömer Âsım Aksoy Armağanı, Ankara 1978, s. 49-86)
Sayfa 80 - Dergah YayınlarıKitabı okuyor
Karacadağ Türkmenleri
Bu Karacadağ Türkmenleri üzerinde biraz durmak istiyorum. Tespit edebildiğim kadarı ile Urfa-Diyarbakır arasında bulunan Karacadağ Türkmenleri'nden ilk kez Türk Yurdu'nun 25 Haziran 1914 tarihli 69. sayısında Haşim Ertuğrul bahsetmiştir. Yazar, Karacadağ'a gittiğini, Türkân Aşireti'nden 75-80 yaşlarındaki Güllüceli Sâdun Ağa
Sayfa 40 - Bilgeoğuz YayınlarıKitabı okudu
403 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.